Karaciğerin önemli görevlerinden biri, kanı zehirli maddelerden arındırmaktır. Karaciğer bu zehirli maddeleri sindirim sisteminin bir parçası olan safra sıvısına boşaltır. Safra sıvısı kolesterol, safra tuzları, lesitin ve diğer bazı maddeleri içerir. İlerleyen süreçte safra sıvısı, safra kesesine gönderilir (günde yaklaşık yarım litre kadar). Besinler midede sindirilip ince bağırsağa gelene kadar safra kesesinde bekletilir. Besinler ince bağırsağa ulaştığında safra sıvısı safra kesesinden salgılanır, safra kanallarından geçerek ince bağırsağa ulaşır. Böylece zehirli maddeler dışkı yoluyla vücuttan atılır.

Safra asitlerinin karışım oranlarındaki sorunlar, safra sıvısında yer alan kolesterol ve fosfolipidlerin safra taşlarının oluşumuna neden olabilir. Safra taşı oluşmasına kolelityazis denir. İnsanların büyük bir çoğunluğunda safra taşı bulunur ve çoğu kişi bunun farkında bile değildir. Safra taşları mide bulantısı, kusma ve karnın sağ üst bölgesinde ağrıya neden olabilir. Bu belirtiler kızarmış ve yağlı yemekler tüketildiğinde artar. Safra taşları bir kum tanesi büyüklüğünden bezelye büyüklüğüne kadar değişik boyutlarda olabilir.

Safra kesesi, safra depolayan ve sindirim amaçlı olarak salgılanan bir organdır. Safra kesesi hastalıklarının belirtileri çoğunlukla karın bölgesinde ağrı ve hazımsızlık şeklinde kendini gösterir. Safra kesesi hastalıklarının belirtileri hastalığın türüne ve bölgesine göre farklılık gösterebilir; ancak sağ üst karın bölgesinde meydana gelen ağrılar en sık görülen belirtidir. Safra kesesinde meydana gelen sorunlar, karnın sağ üst bölgesinden başlayıp sırt bölgesine doğru yayılan ağrılara sebep olabilir. Kolik görülen bireylerde safra kesesi ağrısı göğüs kafesinin arkasına yakın çıkabilir. Bu ağrı geleneksel ağrı kesiciler, gaz çıkarmayla ve pozisyon değiştirmekle azalmaz. Aşırı miktarda yemek yemek ve ağır yağlı gıdalar tükettikten bir süre sonra ağrılar artmaya başlayabilir. Gece ağrıyla uyanma durumları görülebilir.

Safra kesesi hastalıkları sindirimi yakından ilgilendirdiği için hazımsızlık görülebilir. Özellikle yağlı yemeklerden sonra mide bulantısı, kusma, şişkinlik hissi, karında ağrı ve gaz görülebilir. Safra kesesinde sorun olanların daha uzun süreler tokluk duygusu yaşaması normaldir çünkü tüketilen yiyecekler daha yavaş sindirilir. Hastalarda gastroözofageal reflü görülebilir. Sindirim sürecinde meydana gelen safra eksikliği ishale ya da kabızlığa sebep olabilir.

Ultrasonografi, safra yolu hastalıklarında en hızlı ve en doğru sonuç veren yöntemdir. Ultrasonografi sırasında vücut dışından cildin üst kısmına değdirilen başlık parçasından çıkan ses dalgaları, vücudun farklı katmanlarıyla karşılaştıkça değişik biçimlerde yansıyıp geri gelir. Cihazdaki bilgisayar yardımıyla gelen bilgiler bir fotoğraf haline getirilir ve safra kesesi özellikleri ve pankreas hakkında değerli bilgiler elde edilir. Ultrason tetkiki ideal olarak 8 saatlik açlık dönemi sonrası yapılır. Ancak acil müdahale gerektiren durumlarda bu süre beklenmeksizin inceleme anında yapılır ve genellikle son derece yararlı bilgiler hızla alınır. Manyetik rezonans, bilgisayarlı tomografi yöntemleri ultrasonografi sonucunun yeterli olmadığı hallerde bazen gerekebilir.

Safra kesesi rahatsızlığı yaşayan bireyler çoğunlukla müshil benzeri sindirimi rahatlatıcı ilaçlara ihtiyaç duyar. Bağırsakların alt bölümünde görülen ve çoğunlukla safra kesesi hastalıkları ile karıştırılan ağrılar kroniktir ve safra ağrıları gibi akut ağrıya yol açmaz. Safra kesesinde meydana gelen sorunlar nedeniyle oluşan ağrılar ısrarcıdır ve düzenli olarak görülür.

Doktorunuz öncelikle safra kesesinin yer aldığı bölgeye hafifçe baskı uygulayarak ağrıya neden olup olmadığını anlamak için fiziksel muayene yapabilir. Eğer bakteriyel bir enfeksiyon varsa, safra kesesi normalden daha büyük olabilir. Ultrasonografi genellikle safra taşı teşhisini doğrulamak için yapılır. Diğer bir safra kesesi rahatsızlığı olan poliplerin iyi huylu olup olmadığını belirlemek için örnek alınabilir.